Heading 1
NRW'de 900 civarı anadili desi öğretmeninden 450'si Türkçe dersi vermektedir. Anadili dersi öğretmenleri, özellikle Türkiye'de eğtimini tamamlayanlar, genelde çok okulda görevlidirler. Bu durum, onların hiçbir okulu tam olarak kendi işyeri gibi benimseyememelerine yol açmakta, melsektaş ve veli bağlantıları ideal ölçüde sağlanamamaktadır.
Anadili dersine katılımın düşük olması tavuk yumurta misali işlemekte; katılımın az olması öğretmenin çok okul dolaşmasına, öğretmenin çok okul dolaşması ise; hiçbir okula tam adapte olamamasına, dolayısı ile katılımın azalmasına sebep olmaktadır.
Malesef böylesi yoğun tempoda çalışan anadili dersi öğretmenleri gerek dil açısından, gerekse sayısal yetersizlik açısından sendiklarda yalnız bırakıldıkları duygusunu yaşamaktadırlar. Bu bağlamda NRW TÖD, öğretmen, sosyal pedagog, veli gibi eğtim-öğretim aktörlerini bir araya getirme, toplumsal barışa katkı sağlama amacındadır.
In NRW gibt es rund rund 900 Lehrer für Herkunftssprachlichen Unterricht.. Davon unterrichten rund 450 die türkische Sprache. HSU Lehrer, besonders diejenigen, die ihr Studium in der Türkei absolviert haben, werden an mehreren Schulen eingesetzt, was dazu führt, dass sie sich an keiner Schule zu Hause fühlen.. Aus diesem Grund sind die Beziehungen zwischen den Kollegen und den Eltern ihrer Schüler nicht ideal.
Die Teilnahmequote der Schüler am HSU beträgt 20 %. Das bedingt, dass HSU Lehrer an mehreren Schulen arbeiten, was wiederum zur Folge hat,, dass die Teilnahmequote niedrig bleibt. Das ist wie die Frage: Ei aus dem Huhn oder Huhn aus dem Ei.
Kollegen, die durch den Einsatz anmehreren Schulen gestresst sind, , fühlen sich von der Gewerkschaft allein gelassen. NRW TÖD versucht diejenigen, die in der Erziehungsbranche eine Hauptrolle spielen, wie Lehrer, Sozialpädagogen und Eltern zusammenzubringen, um einen Beitrag zu einem konstruktiven und friedvolleren Miteinander dieser Gruppen zu leisten...
Dortmund'taki dernek büro ve salonlarımızın açılış toplantısı. NRW Eğtim Bakanı, Çalışma Bakanı, Dortmund Belediye başkanı, Do-Eving Muhtarı misafirlerimiz arasında..
Eröffnungsveranstaltung unserer Räumlichkeiten in Nollenderfplatz Dortmund. Unter unseren Gästen sind Ministerin für Familien und Schulen, Minister für Arbeit und Soziales, Bürgermeister
Türkiye kökenli eğitimcilerin kurduğu nrw töd sayfasına hoş geldiniz!
1992 yılı 6 Aralık günü 45 öğretmen birleşerek bir çalışma grubu oluşturdu. Bu grup birkaç yıl sonra nrw töd çatısı altında dernekleşti Sonraki yıllarda103 üyeye kadar ulaşan nrw töd, 2020 itibarı ile Türkiye kökenli 87 eğitim-öğretim gönüllüsünü bünyesinde barındırmaktadır.
Üyelerimizin ve içinden geldiğimiz göçmen toplumunun başarılı ve mutlu bireyler olmasında eğtimcilerin de katkısı olması gereğine inanıyoruz. Bu bağlamda, eğitim - öğretim alanında görevli her bireyi örgütlenmeye çağırıyorum.
"Ben" var, ama mutluluk "biz"de. Birey var, ama başarı örgütlü olmakta.
Şükrü. Akarsu
Herzlich Willkommen auf der Seite von NRW TÖD
Vor rund 27 Jahren gründeten 45 HSU Lehrkräfte aus der Türkei eine Arbeitsgruppe, die später zur NRW TÖD wurde. In den ersten Jahren hatte der Verein ca. 30 Mitglieder. Erst in späteren Jahren erhöhte sich die Mitgliederzahl auf bis zu 103. Im Moment sind 87 Mitglieder aus dem Bildungsbereich unter diesem Dach organisiert.
Unsere Arbeit leistet einen Beitrag zur erfolgreichen Integration von Kindern mit Migrationshintergrund und ist somit von gesamtgesellschaftlicher Relevanz. Wir laden daher alle Kolleginnen und Kolleginnen und Interessierte ein, sich bei uns zu engagieren.
Ein „Ich“ existiert, aber Wohlfühlen ist in dem „wir.“ Um gemeinsam erfolgreich zu sein, brauchen wir eine starke Organisation -Akarsu
Güncel
23 Nisan 1920 ve Çocuk Bayramı
Bildiğiniz gibi Türkler yerleşik hayat sistemine en son geçen uluslardan birisidir. Yüzyıllarca Orta Asya’dan batıya, başlarında bir kağan (padişah, sultan veya han) Karadenizin kuzeyinden ve güneyinden olmak üzere göç edip durdular. Hiçbir yer onlar için kalıcı vatan olmadı; çünkü onlar için vatan; hayvanlarınin doyduğu yerdi.
Türkiye’den önceki son devlet Osmanlılar ise bir geçiş toplumuydu. Halk hala yörük obaları şeklinde, hayvanların peşinden göç ediyor, haneden ise Avrupalı olma gayreti içerisinde, Anadolu halkını; yani Türkleri küçümsüyor, sarayda Fransızca konuşuyor, batılı prenseslerle evleniyorlardı.
1920 Nisan’ında iki bin yıllık sultanlık sistemi yerini meclise, yani seçilmiş halka bırakıyordu. İki bin yıl sonra halk göçerliği bırakıyor ve “Anadolu benim vatanım, Ankara benim başkentim” diyebiliyordu. Halkta sıfırdan başlayan özgüven gelişiyor, artık Türk olmanın utanılacak bir şey olmadığını fark ediyordu.
Bir halkın yeniden doğuş tarihi olan 23 Nisan’a “çocuk bayramı” demek biraz paradoks gibi görünse de yeni kurulan devletin bir çocuk gibi doğmasına işaret ettiği için tam oturmaktadır aslında. Geleceği ve çocukları işaret etmesi ise Atatürk’ün dahice bir buluşudur.
Bu düşüncelerel nrw töd olarak 23 Nisan Bayramınızı can-ı yürekten kutluyoruz.